Sanılanın aksine hurdacılık dünyanın vazgeçilmez meslekleri arasında yer almaktadır. Özellikle dünya da ki aşırı tüketim sonucu bir çok madenin her geçen gün daha çok kullanılmasından dolayı eksilmesi sebebiyle yeniden işlenme ve geri dönüşüm faaliyetleri hız kazanmıştır. Bu kazanım sonucu hurda ve hurdacılık sektörü doğmuş, piyasa da atıl durumda olan maden ve yeniden işlenebilir maddeler toplanarak geri dönüşüm tesislerinde yeniden kullanılabilir hale gelmiştir. Bu çalışmalar hem hurdacılık sektörünü geliştirmiş hem de geri dönüşüm yapan hurdacılar sayesinde çevre kirliliği bir nebze de olsa azalmıştır. Hurdacılar doğaya atılmış ve çevre kirliliği yaratan bir çok maddeyi geri dönüşüm methodlarıyla yeniden kullanılabilir hale getirirken, bir yandan doğayı temizleyip öte yandan ülkelerin milli gelirlerine katkıda bulunmaktadır.
Bilindiği gibi bir çok ülke de çeşitli madenler ya çıkarılamıyor ya da ne yazık ki bulunmuyor. Ancak sektörel gelişmeler sebebiyle ve toplumsal ihtiyaçlar sebebiyle her ülke, her türlü maden veya ham maddeye ihtiyaç duyuyor. Hurdalar, hurdacıların uyguladığı geri dönüşüm methodları yardımıyla ülkelerin söz konusu maden veya hammadeye olan ihtiyacının bir bölümünü karşılayarak ülke ekonomisine katkıda bulunulmasını sağlıyor. Böylelikle doğaya verdiği zarardan da kurtularak ataların deyimiyle adeta “Bir taşla iki kuş” vurulmuş oluyor. Bir pet şişe doğada dört yüz yılda yok oluyor. Yani tam olarak 400 yıl boyunca doğaya ve doğadaki çeşitli canlılara zarar veriyor. Ayrıca günümüzde içtiğimiz su şişesine kadar bir çok alanda pet şişe veya plastik malzemem kullanıldığını düşünürsek daha çok pet şişe üretilebilmesi için daha çok hammaddeye ihtiyaç olduğunu ve bu hammaddelerin teminin hem ülke ekonomisine verdiği zararı hem de doğaya verdiği zararı göz önünde bulundurursak en akıllıca çözümün hurda maddelerin toplanıp, satılıp, alınmasıyla geri dönüşüme gönderilip yeniden ülke ekonomisine kazandırılması olduğunu anlamak hiç de zor değil.